8 Ağustos 2011 Pazartesi

Arkadaşlar iyidir, bok iyidir.

   Nazara çoğunuz inanıyorsunuzdur heralde. Ben de inanıyordum. Yani olabilir, neden olmasın tabi ki, zaten arkadaşım bluzumu beğenmişti üstüne sıcak çikolata dökülmüştü, iki kere de akik yüzüğüm çat diye kırılmıştı falan... Böyle sanıyordum ben. Ama değilmiş, çok çok ötesiymiş. Öyle kötü bir enerjisi varmış ki, en sevdiğinizle aranıza duvar örüyormuş, psikolojik olarak kendinizi bok gibi hissettiriyormuş ve düşüncelerinizi kontrol edemeyeceğiniz duruma getiriyormuş. 


   Biliyorum, Nora kötü olsun bok gibi olsun diye düşünmek değil, sadece içten içe kıskanmak yüzünden oluyor bunlar. Ama neden ? Yakın arkadaşlık böyle olmamalı. Dostlukta kıskançlık olmamalı. Ben, benim adıma sevineceğini bildiğim bir dostuma mutluluğumu içimden geldiği gibi anlatabilmeliyim. Lan ya nazar değdirirse diye düşünmemeliyim. Çünkü bilmeliyim karşımdaki öyle saf bir şekilde seviyor ki beni kıskanmaz.






   Çok nadir de olsa gerçekten böyle arkadaşlarım var sanmıştım. Biri yukarıda yazan şeylerin konusunu oluşturuyor, diğerini de şimdi anlatacağım. Lise 1 den beri en iyi arkadaşımdı. Birbirimizin burnu aksa silerdik o dereceydi. Onun sevgilisi başka bir ülkede yaşadığından çok özlerdi, ne zaman üstesinden gelemeyeceğini düşündüğü bir durum olsa beni arardı. Ben habire aralarını düzeltirdim. Sevgilisi ne zaman Türkiye'ye gelecek olsa arkadaşımla alışveriş yapardık. Tatile gidecekleri yeri bile ben ayarlardım. Her şeyi konuşurduk, çok eğlenirdik. Sınıfımızdaki diğer kızlar saçmaladılar, içtiler, sıçtılar... Ama biz hep asildik. Hiç dalga konusu olmadık, hep mantıklıydık, uzaktan bakıp gülerdik saçmalıklara.


   Lise bitti. Her zamanki gibi asla ayrılmayacağız diye sözler verildi. İlk zamanlar görüşüyorduk, çok özlüyorduk birbirimizi. Bir şey olduğunda direk birbirimizi arardık. Ben üniversitede ince eleyip sık dokuyarak, uzun süre sonunda gerçekten anlaşabileceğim insanlarla arkadaşlık kurdum. Ama o çok daha kısa zamanda çok daha fazla kişiyle arkadaşlık kurdu. Beni daha az aramaya başladı. Bu arada benim pek arkadaşım olmadığını biliyordu. Bir gün aradım, ki hep ben arıyordum, arkadaşlarıylaymış. Sohbet edelim derken kızlar arkadan "off kapat ya gel hadi" falan dediler. O da "ayy kızlar çağırıyo bak sinirleniyolaar" dedi. Ben de şakayla karışık "oo iki günlük insanlar 6 senelik arkadaşının telefonunu kapattırıyo vay anasını" dedim. Ama ne kapris yaptım, ne yüzüne vurdum. Aradan zaman geçti. Sevgilisiyle kavga etti, yine beni aradı. Ben aralarını düzeltmeye çalışırken, sevgilisi bana o kadar ağır bir laf söyledi ki, öyle bir hakaret etti ki, daha tek kelime etmedim. Ve arkadaşım beni savunmayı bırakın, tek kelime etmedi. Sonrasında da bir özür bile dilemedi. Baya tartıştık, aradan zaman geçti, buluştuk. Neden böyle olduk diye konuşuyorduk.


Nora: Sevgilin yüzünden.
m..: Bence uzun süredir biriken şeylerdi.
N: Öyle tabi.
m:Ben aramızda bir kıskançlık olduğunu düşünüyorum.
N: Nasıl yani ? Sen beni kıskandın mı ? ( o kadar safım ki )
m: Hayır.
N: Ne ? Ben mi seni kıskandım yani ?
m: Evet.
N: Şaka mı ? Ne konuda? Nasıl yani?
m: Ya bir histi sadece. Örnek verecek bir olay yok.
N: Saçmalama bir şey olmuş ki öyle bir kanıya varmışsın.
m: Aslında şeyy, bence sen benim üniversitedeki arkadaşlarımı kıskandın, senin olmadı ya arkadaşın.
N: ( Hönkkk !!!! o.O ) Nasıl ya ? Sen ciddi misin ?
m: Yani öyle hissetmiştim, belki de yanlış anlamışımdır.
N: m, sende benim kıskanabileceğim hiçbir şey olamaz ki
m: (Hönkk ) hımm, ben yanlış anlamışım.
N: Evet kesinlikle çok yanlış anlamışsın.
m:...


   Hayatımda, aramızda kıskançlık olmayacağını düşündüğüm nadir insanlardan biriydi. O kadar şaşırdım ki size anlatamam. Bir arkadaşımı kaybettim o an. Kız kardeşim gibiydi. Onun hayatında kıskanabileceğim hiçbir şey olamayacağını söylediğimde suratının ifadesini gördüm ya , bütün hıncımı almış oldum. En iyi arkadaşlarımdan birini elimden aldığı için ona duyduğum kızgınlığı bir nebze köreltti.






   20 yaşımdayım, 19 yıllık bir iki dostum var. Onların dışında hayatımda arkadaş sıfatıyla kimseyi istemiyorum. Bu yüzden işte.

7 yorum:

  1. Az olsun,öz olsun Nora'm...Bazıları böyle rengini sonradan belli edebiliyor,boşver gitsin ama iyi yapıştırmışsın lafı :)) Bence o senin kıskandığını düşünmüyormuş,kıskanmanı istiyormuş...Buarada bizde arkadaşız di mi o.O :D

    Öpüyorum kocaman iyiki varsın :*)

    YanıtlaSil
  2. Sanrım herkesin hayatı böyle hikayelerle dolu Nora... Yediğim kazıklardan sonra dostum diyebileceğim aslında kimse yok benimde. Kimseye o kelimeyi söyleyecek kadar güvenemiyorum...
    Ama bazen blogtakiler bir dostu aratmıyor :) Yüzünü görmediğin sesini duymadığın insanlar bile seninle mutlu olup,seninle üzülüyorlar.:)
    İşte bu gerçekten çok güzel.

    YanıtlaSil
  3. Ezgi'm çokkk saoll bir yorumun bile ne kadar mutlu ediyor öyleyiz tabi ki :) Haklısın aslında böyle düşünmemiştim, kıskanmamı istiyormuş demek ki. O lafı da yapıştırmasam çok içimde kalırdı ama. :)

    Missbone çok haklısın canım, buraya yazmak, sonra hakkında sizlerle konuşmak çok güzel mesela şu an gibi.:) Ama hiçbir zaman anlayamayacağım ne dertleri olduğunu.

    YanıtlaSil
  4. Onların istediklerini yaptığın zaman iyi, yapmadığın zaman kötü oluyorsun, hep aynı durum. Kafana fazla takma bence.
    Missbone'un da dediği gibi blogtakiler de bir dostu aratmıyor. Sonuçta hiç görmediğin tanımadığın kişiler var karşında ve bu nedenle içindekileri rahatlıkla dökebiliyorsun. En güzel yanı da bu bence.
    Takipçinimmmm :)

    YanıtlaSil
  5. Gerçek dostluğu bulmak gerçekten çok zor. Benim durumumu biliyosun.. Ama 9 yıldır hep birlikte olduğum, hep birbirimize destek çıktığımız 2 arkadaşım var. Kardeşim gibiler. Aramızda bu tarz konuşmalar hiç geçmedi. Ama gün gelecek biz de ayrılmak zorunda kalacağız. Herkesin işi ayrı şehirlerde olacak çünkü.. Bi süre telefon, ayda yılda bi görüşme sonrası yok gibi...

    Yalnızlık diyorum başka bi şey demiyorum :)

    YanıtlaSil
  6. Fruttare, hoşgeldinn :) kesinlikle öyle. Onların istediği gibi olmayınca sorun oluyor. Benciller çünkü. Dediğin gibi, burası gerçekten çok güzel, seviyeli. En rahat olduğum yer burası. :)

    Bir İnce Ses, hep derler ya etrafın ne kadar kalabalık olursa olsun, yalnız olmasan da ne demek olduğunu bilmek, yalnız yaşamayı bilmek lazım. Aynen öyleymiş gerçekten. Ne ara bu duruma geldik anlamadım. Boşver kendi kendimize yetebilmemiz çok daha güzel bir şey. :)

    YanıtlaSil
  7. bosver gitsin, egoist insanlarla ugrasmak zor!
    keyfine bak
    http://maffionista.blogspot.com/

    YanıtlaSil

Olumlu, olumsuz tüm fikirlerine açığım. Yazdığım hiçbir şeyde kötü niyetli olmadığımı unutma :)